Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Samsun İl Yönetim Kurulu Üyesi Dilara Taşdelen, “Temmuzda asgari ücrete ve emekli maaşlarına zam yapılmaması durumunda yoksullaşma, yıl sonuna kadar iki katına çıkacak demektir” dedi.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki göstererek bir basın açıklaması düzenledi.
SYKP Samsun İl Yönetim Kurulu Üyesi Dilara Taşdelen şunları söyledi:
“Sanki makul bir asgari ücret veya emekli maaşı alıyormuşuz gibi ‘Temmuzda zam yok’ diyorlar. Ocak ayında belirlenen 17 bin 2 liralık asgari ücret ve 10 bin liralık emekli ücreti maaşıyla bırakalım insanca yaşamayı, ancak açlık sınırında bir yaşam sürdürebiliyoruz. Verdikleri para enflasyon karşısında şimdiden pul olmuş, sendikaların açıkladığı ikisi çalışan dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 62 bin liraya dayanmışken onlar bize reva gördükleri sadaka ücretiyle ‘yaşayın’ diyorlar. Sarayın şıracı şahidi TÜİK’in rakamlarına baktığımızda dahi 6 aylık enflasyonun yüzde 25 civarında olması bekleniyor. Yani belirledikleri sefalet rakamlarının dörtte biri uçup gitmiş durumda. Kaldı ki gerçek rakamlar ve cebimizde hissettiğimiz alım gücünün düşüşü çok daha yüksek. Temmuzda asgari ücrete ve emekli maaşlarına zam yapılmaması durumunda yoksullaşma, yıl sonuna kadar iki katına çıkacak demektir.
“İşçiden değil, sermayeden tasarruf edin”
Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek eliyle yürütülen gizli IMF programı, işçileri, emeklileri, halkı yoksullaştırma, diğer tarafta ise sermayedarların servetlerini arttırma programıdır. ‘Enflasyonu azdırır’ bahanesiyle ‘Temmuzda zam yok’ derken, yeni hazırladıkları vergi paketiyle elde avuçtakini tamamen sıfırlama derdindeler. Oysa çok iyi biliyorlar; enflasyonu azdıran asgari ücrete ve emekli maaşına yapacakları zam değil, rantiyeye sunulan faizler, spekülasyona imkan tanıyan yanlış ekonomi yönetimi, ithalata bağlı maliyet artışı ve karlardaki olağanüstü yükseliştir.
“Susmayalım”
Biz sineye çeker sessiz kalırsak onlar bizden çalmaya devam edecekler. Susmayalım, kabul etmeyelim, Cumhur İttifakı’nın ve sermayenin el ele yürüttükleri bu oyunu hep birlikte bozalım. İçinde bulunduğumuz kapitalist sömürü düzeninde iş gücümüzü satmaktan, yani bir ücret karşılığı sermaye sahipleri için çalışmak, hayatta kalmak için işçilere dayatılan tek seçenek. Ama yoksulluğa, sefalete ve sömürü düzenine karşı mücadeleyle kazandığımız haklarımız var. Bunların başında gelen insanca yaşayabilmek ve temel ihtiyaçlarımızı karşılayacak düzeyde bir gelire sahip olmak vazgeçilmez ve tartışılmaz hakkımızdır. Asgari Ücret 32 bin emekli maaşı en az asgari ücret olmalıdır.” (ANKA)